Ahmet Hakan ve “Alaturkanın Yükselişi ” (!)

Ahmet Hakan köşesinde “Alaturkanın Yükselişi” başlığı ile bir yazı yazmış.

Nahide’de sahneye çıkan Nev’in , yeni çıkardığı “Bir Nev-i Alaturka” adlı albümünde yer alan şarkılarını dinlemiş.
İki şey dikkatini çekmiş:
“-  BİR: Nev'in alaturka şarkıları çekici hale getirerek söylemesi.
-  İKİ: Dinleyicilerin alaturkaya susamışlıkları...
Nev'in kendine özgü şahane yorumuyla “Kimseye etmem şikayet”, “Ey but-i nev eda”, “Kapıldım gidiyorum bahtımın rüzgârına” gibi şarkıları dinledikçe, hepimiz “Ne kadar da özlemişiz bu şarkıları” deyiverdik.” diye yazmış.

“Susayan” herkes için her zemin ve zamanda alaturka dinleme olanağı  olduğunu bilen  biri olarak şu soruları sordum  (…. kendime) :

Alaturka şarkıların “çekici hale gelmesi” ne demek ?

Bu "çekicilik" alaturka müzikte yeni bir "trend"in habercisi mi ? (Yani Türk yemeklerinin İngiliz damağına (?) uygun hale getirilmesi gibi mi?)

Dinleyiciler “çekici hale gelen” alaturkaya mı susamışlardı ? Yoksa "alaturkaya susamışlardı" da karşılarına çıkana mı sarıldılar?

Nahide nasıl bir yerdir ve kimler oraya gider ? Nahide’de bir araya toplanmış  “alaturkaya susamışlar”, nerede yaşıyorlar da bu kadar "alaturkasız" kalmışlar ?

“Alaturkaya susamışlıkları”nı  o gece birdenbire mi fark ettiler ?

“Alaturkaya susamışlar” için “çekicilik” fark eder mi ? (Yani çölde susuz kalmış adam suyun markasını merak eder mi?)

Yoksa bu , "alaturkasız kalmış" bazı insanların "özrü" mü ,"trend" oluşturma çabaları mı ?

Melih Anık

Not: Ben Nev’in alaturka yorumunu dinledim ve hiç beğenmedim. Onun yorumundan “alaturkaya susamışlar”  nasıl “kana kana” içtiler anlamadım.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Atatürk ve Muhsin Ertuğrul ve de '.....çü'ler

Haldun Taner’in "Keşanlı Ali"si

Türk Tiyatrosu’nun Meseleleri